1:53 pm Matruşka

Matruşka: 2024 Ocak Ayı Rusya-Avrasya Bülteni

Matruşka

Ocak ayının en önemli olayı: Ukraynalı esirleri taşıyan Rus İl-76 uçağının düşürülmesi

24 Ocak Çarşamba günü Ukraynalı esirleri taşıyan Rus İl-76 uçağının Ukrayna sınırında yer alan Rusya’nın Belgorod bölgesinde düşürüldüğü Rusya Savunma Bakanlığı tarafından bildirilmiştir. Uçakta takas edilmek için bekleyen 65 Ukraynalı esirin, 6 mürettebat üyesinin ve 3 Rus askerin olduğu ve uçağın düşmesi sonucunda hepsinin hayatını kaybettiği belirtildi. Rusya Savunma Bakanlığı, Rus uçağının Ukrayna tarafından atılan roketle vurulduğunu iddia etti ve Rusya tarafı olayı terör eylemi olarak nitelendirdi. Rusya’nın BM Daimî Temsilci Yardımcısı Polyanskiy, İl-76’nın düşmesinden sorumlu olanların cezalandırılacağını söyledi. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ise Ukrayna’nın konuyla ilgili olarak uluslararası soruşturma yapılması konusunda ısrar edeceğini belirtti.

Rusya tarafı konuyu Birleşmiş Milletler’e taşımış fakat BM Güvenlik Konseyi’nden konuyla ilgili güçlü bir kınama çıkmadığı için eleştirmiştir. Uçağın düşürülmesi Moskova ile Kiev arasındaki rehin takasının bir süreliğine askıya alınmasına sebep olmuş ve iki ülke arasındaki temaslara zarar vermiştir.

Rusya: Ukrayna ile müzakerelere açığız

Rusya tarafı uzun bir süredir Ukrayna ile müzakerelere hazır olduğunu belirtmektedir. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov 26 Ocak tarihinde yaptığı açıklamada, ‘‘Rusya Ukrayna’da çözüme ilişkin müzakerelere açık olmayı sürdürüyor, Moskova hedeflerine diplomatik yollardan ulaşmayı tercih ediyor fakat aksi takdirde askerî operasyon hedeflerimize ulaşılıncaya kadar devam edecek’’ açıklamasında bulundu. Öte yandan Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Adrienne Watson, ABD’nin Rusya’nın Ukrayna konusundaki tutumunda bir değişiklik olduğuna dair hiçbir bilgisinin bulunmadığını kaydetti. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova ise “Batı, müzakere istiyorsa Ukrayna’yı silahlandırmayı bırakmalı” şeklinde bir açıklamada bulundu. Ayrıca Rusya tarafından Zelenskiy’nin barış formülüne dair eleştiri de geldi. Ocak ayı ortasında Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya’nın katılımı olmadan Ukrayna’da barışı Vladimir Zelenskiy’nin formülüne göre tartışmanın anlamsız olduğunu söyledi. Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi Başkanı Andrey Yermak, Davos’taki forumda Rusya ile acil müzakerelerde bulunulmasına ilişkin düşüncelerden şikayetçi oldu. Yermak, Rusya ile Ukrayna arasında derhal müzakere yapılması yönünde çağrılar yapıldığını, bunun Kiev için kabul edilemez olduğunu söyledi. Yermak, diyaloğun imkansız olduğu iddiasının nedenleri olarak, diğer hususların yanı sıra, daha önce Normandiya ve Minsk formatları üzerinde çok sayıda müzakere turu yapıldığını belirtti. Ayrıca Kiev’in artık Rusya ile çatışmayı dondurmayı kabul etmediğini de söyledi. 

Putin’in Kiev müzarakeleri reddetmeseydi 1,5 yıl önce her şey bitecekti açıklaması

Ocak ayı ortasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin barış müzakerelerine dair dikkat çekici bir iddiada bulundu. Putin, Ukrayna’nın Batı’nın kışkırtmasıyla Rusya ile müzakerelerden vazgeçmeseydi savaşın bir buçuk yıl önce sona ermiş olacağını iddia etti ve barış anlaşmalarını bozanları aptallar olarak nitelendirdi. Putin’in iddiasına göre, Kiev yetkilileri 2022’de İstanbul’daki barış sürecinden kendileri vazgeçti. Putin, her konuda anlaştıklarını, bir gün sonra Ukrayna tarafının tüm anlaşmaları çöpe attığını ve dönemin İngiltere Başbakanı Boris Johnson’ın Ukraynalı yetkilileri anlaşmayı uygulamamaya ikna ettiğini iddia etmiştir. Putin’in iddiasına göre, Ukraynalı liderlerin böyle bir kararı, onların bağımsız olmadıklarını ortaya koyuyor ve Vladimir Zelenskiy’nin mevcut barış formülü kesinlikle gerçekleştirilemez. Putin’in diğer bir iddiasına göre, Ukrayna’nın karşı saldırıda başarısız olmasının ardından inisiyatif Rus Silahlı Kuvvetleri’ne geçti ve eğer bu şekilde devam ederse Ukrayna devleti onarılamaz bir darbe alabilir.

Yemen’de ABD ve İngiltere’nin Husilere yönelik saldırısına Rusya’nın tepkisi

Ocak ayında dünyadaki en önemli konulardan birisi ABD ve İngiltere’nin Yemen’de İran destekli Husilere yönelik saldırıları ve Husilere ait 91 hedefi vurması oldu. Rusya ilk olarak ABD ve İngiltere’nin Yemen’e yönelik saldırılarıyla ilgili olarak BM Güvenlik Konseyi’nin toplanmasını talep etti. Akabinde Rusya Dışişleri Bakanlığı, ABD ve İngiltere’nin Yemen’e yönelik saldırılarını kınadı ve “uluslararası hukuku tamamen hiçe saymak” olduğu iddiasında bulundu. Rusya Federasyon Konseyi Başkanı Valentina Matvienko, Yemen’e yönelik saldırıları Batı’nın kanunsuzluğu olarak nitelendirdi. Matvienko, “Batı, hegemonyasını sürdürme çabası içinde, uluslararası hukukun tüm normlarını göz ardı ederek sürekli olarak yeni gerilim yatakları yaratıyor. Bugün Anglo-Amerikan güçlerinin Yemen’e saldırısı bunun canlı bir örneğidir.” şeklinde bir açıklamada bulundu.

Türk bankalarının Rusya ile ödemeyi geri çevirdiği iddiası

Rus medyasındaki öne çıkan iddialardan birine göre, Türk bankaları ABD’nin yaptırım baskısı nedeniyle Rus ortaklarla çalışmayı reddetmeye başladı. Rus medyasının amiral gemisi olan Kommersant’a göre, Türk bankaları Rus bankalarıyla çalışmayı reddediyor. Yayının kaynakları, iki ülkenin bankalar arası sektöründeki durumun geçen yazdan bu yana kötüleştiğini ve ABD Başkanı’nın 22 Aralık’ta ikincil yaptırımlara ilişkin kararname yayınlamasıyla her şeyin daha da kötüye gittiğini iddia etti. Rus ekonomist Mihail Belyaev, Rusya’daki milliyetçi-muhafazakar ve marjinal haber sitesi olan Tsargrad ile yaptığı röportajda, mevcut durumun Türkiye’nin ABD’nin emirlerine bağımlılığını yansıttığını iddia etti ve şu açıklamada bulundu: ‘‘Burada olumsuz nokta, daha çok siyasi alanda yatıyor ve Türk yönetiminin bağımsız bir politika izleme ve kendisini neredeyse bölgesel bir lider kabul ettirme çabalarına rağmen Türkiye’nin hala ABD’nin etkisinden kurtulamadığını gösteriyor.’’ Öte yandan Moskova Devlet Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden Andrey Kolganov’a göre, Türk bankalarının Rusya Federasyonu ile çalışmayı reddetmesi  felaket değil ve Rus şirketleri alternatif hizmet kanallarını kullanabilir. Kolganov’a göre, “Türkiye’nin Rusya’yla çok büyük bir ticaret cirosu var ve bu yüzden ticari ilişkileri koparamaz. Yalnızca Batı’nın yaptırım tehdidinin Rusya ile ticaretten elde ettikleri faydalara ağır basan bireysel bankalardan bahsedilebilir.”

Astana görüşmelerinin 21’incisi gerçekleştirildi

Suriye krizine çözüm amaçlı Türkiye, Rusya ve İran’ın garantörlüğünde ve Şam Hükümeti ile Suriye muhalefetinin temsilcilerinin katıldığı Astana formatındaki Suriye görüşmelerinin 21’incisi Kazakistan’ın başkenti Astana’da 24-25 Ocak 2024 tarihlerinden gerçekleştirildi. Görüşmelerden Suriye meselesinin çözümü konusunda somut adımlar çıkmadı. Rusya Devlet Başkanı’nın Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev şu açıklamalarda bulundu: “İlk bakışta görünürde bir sonuç yokmuş gibi görünebilir ama Astana formatında yapılan toplantıların önemli olan yanı, ortak zemin bulmamıza ve mevcut birçok sorunu çözmemize olanak sağlamasıdır.”

Genel Değerlendirme

Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başlamasından bu yana 700 gün geçmiş durumda. Dünyadaki en önemli jeopolitik fay hatlarından birisi olan Ukrayna’daki kırılma dünyanın diğer bölgelerindeki fay hatlarını da tetiklemeye devam etmekte. Sahada kilitlenme durumunun olduğunu ve iki tarafın da çok fazla ilerleyemediğini söyleyebiliriz. Rusya ele geçirmiş olduğu bölgeler üzerinden statükoyu sağlamak istediğinden Ukrayna ile barış müzakereleri çağrısında bulunmaktadır. Fakat Ukrayna tarafından bu çağrılara olumlu yanıt gelmemektedir. Bu yüzden Ukrayna’daki savaşın yakın zamanda bitmesi olası gözükmemektedir. İleride olası barış görüşmelerine oturulması konusunda ise ABD ve İngiltere’nin tutumu önem arz edecektir.


*Yazılar, yazarlarının sorumluluğundadır, Fikirtepe‘nin kurumsal politikasını yansıtmayabilir.

Visited 68 times, 1 visit(s) today

Close